Özel Öğrenme Güçlüğü Nedir?

DSM-IV ‘e göre öğrenme bozukluğu, matematik bozukluğu, okuma bozukluğu, yazılı anlatım bozukluğu ve başka türlü adlandırılamayan öğrenme bozukluğu şeklinde tanımlanmaktadır.

Matematik bozukluğu yaş, zeka, kalıtımsal özellikler ve aldığı eğitimin kalitesine göre matematik becerisinin yaşıtlarına göre önemli ölçüde farklılık göstermesi olarak tanıtılabilir. Bu sorunu olan çocuklar sembolik algı gelişimlerinde sayı kavramını algılama, tane ve sayı ilişkisi kuramama, dört işlem sorularında çok ağır ve yavaş yapmaları, matematiksel sembolleri karıştırma, iki üç aşamalı problemleri çözerken aralarındaki ilişkileri kuramamaları bazı özellikleridir.

Okuma bozukluğu yaş, zeka, kalıtımsal özellikler ve aldığı eğitimin kalitesine göre okuma becerisinin yaşıtlarına göre önemli ölçüde farklılık göstermesi olarak tanıtılabilir. Okuma öğreniminde gecikme, harflerin seslerini ulama, heceleri öğrenmede zorluk, okuma hızında yavaşlık, kelimeyi uygun şekilde hecelere ayıramama, okurken hece atlama yada ekleme bu sorunun bazı özellikleridir.

Yazılı anlatım bozukluğu yaş, zeka, kalıtımsal özellikler ve aldığı eğitimin kalitesine göre yazılı ifade becerisinin yaşıtlarına göre önemli ölçüde farklılık göstermesi olarak tanıtılabilir. El kaslarında zayıflık, kalem kullanma becerisinde yetersizlik, yazının şekilsel bozukluğu, b-d, d-t, m-n gibi harfleri ters yazma, yazarken hece atlama ya da ekleme, imla hataları bu sorunun bazı özellikleridir.

Bu sorunları yaşayan çocuk ders çalışmayı ve kitap okumayı sevmez, çabuk dikkati dağılır ve sıkılır, doyumsuzdur, sürekli çalışmalarında destek bekler. Bu sorunlar paralelinde zaman algısı, yön kavramlarını öğrenmekte ve günlük hayata aktarmakta zorlanır.

Bu yetersizlikler, bu çocukların toplumda farklı ve başarısız algılanmalarına sebep olmakta, kişinin eğitimini, meslek hayatını olumsuz yönde etkilemektedir. Dolayısıyla sosyal ilişkiler bozulmakta ve kendine güven azalmaktadır.

Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuğun ne kadar erken teşhis edilip gerekli tedavi ve eğitimi alırsa o kadar başarı kayıt edilir. Tanı koymada psikometrik testler önem taşır. Çocuğun hangi alanlarda yetersizliği olduğu klinik ortamdaki test ve değerlendirmelerde belirlendikten sonra çocuğa ve aileye yönelik bireyselleştirilmiş eğitim planı çıkarılır.

Eğitim planı özellikle,

•             Akademik beceri düzeyi,

•             Dikkat dağınıklığı düzeyi,

•             Davranış sorunları ve psikolojik değerlendirme düzeyi,

•             Ebeveynlerin tutum ve davranış sorunları

•             Okul ortamı ( öğretmen ve arkadaşlarının tutumları )

Öncelik verilir.

Çocuğun sorununun ağırlığına göre bireysel ve grup ( sosyal beceri) eğitimlerine alınır. Bireysel eğitimlerinde akademik ve dikkat becerileri desteklenirken, grup eğitimlerinde kendi problem durumundan oluşturulmuş 6-8 kişilik grup çalışmalarına katılarak sınıf içi kuralları öğrenme, iletişim becerileri, öfke kontrolü gibi etkinliklere katılımı sağlanır. Bu arada okul ortamında da kaynaştırma programımız uygulanır.